Ejakülasyon bozukluklarına dikkat!

Ejakülasyon bozukluklarına dikkat!

Ejakülasyon Bozukluğu Nedir?

Ejakülasyon bozukluğu; cinsel uyarılma sonrası meninin partner tatmininden önce ya da çok sonra vücut dışarısına atılması veya meninin vücut dışarısına kısmen çıkması ya da hiç çıkmaması ile karakterize cinsel işlev bozukluklarını kapsayan çatı bir tanımdır.

Erken boşalma, geç boşalma ve geriye boşalma olarak sınıflandırılan ejakülasyon bozuklukları cinsel yaşamı etkileyebildiği gibi kısırlık oluşumuna da yol açabilir. Doğuştan ya da sonradan edinilebilen ejakülasyon bozuklukları fizyolojik ve psikolojik nedenlerle ortaya çıkabildiğinden mutlaka üroloji ve androloji uzmanlarına muayene olunması gerekir.

Ejakülasyon Bozuklukları Nelerdir?

Az önce de ifade ettiğim gibi ejakülasyon bozuklukları; erken boşalma, geç boşalma ve geriye boşalma gibi farklı sorunları içerir. Gelin birlikte, tüm bu boşalma sorunlarının detaylarını inceleyelim.

Erken Boşalma Problemi

Giderek artan oranda karşılaştığımız erken boşalma, dünya genelinde hem en sık görülen cinsel işlev bozukluğu hem de en sık rastlanan ejakülasyon bozukluğudur. Erkekler üzerinde olduğu kadar kadınlar üzerinde de olumsuz yansımaları olan bu cinsel işlev bozukluğu erkeğin cinsel ilişkiye henüz girmeden ya da girdikten hemen sonra, genellikle orgazm olmadan, kontrolsüz bir şekilde boşalması ile karakterizedir. Performans kaygısı, hormon düzensizlikleri, hatalı sünnet cerrahisi, ilişkide yaşanan problemler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, erkek üreme sistemindeki iltihaplar ve penis aşırı duyarlılığı gibi farklı nedenlerle oluşabilen erken boşalma tedavisinde birçok alternatif yöntemimiz bulunuyor. Son yıllarda penis başına dolgu uygulaması ile penis hassasiyeti nedeniyle erken boşalma sorunu yaşayan hastalarımıza hızlı ve efektif bir çözüm sunabiliyoruz.

Geç Boşalma Problemi

Evet, geç boşalma da bir ejakülasyon bozukluğudur! Erkeğin kontrolü dışında boşalma süresinin uzaması, bazı uzmanlara göre 30 dakika sınırının üzerine çıkması ve bu durumun minimum 6 ay devam etmesi geç boşalma sorununa işaret eder. Yine de bu noktada bilinmesi gereken boşalma süresinin kişiye ve ilişkiye özel bir nitelik taşıyabileceğidir. Dolayısıyla geç boşalma sorunu olan ancak boşalma süresinden rahatsızlık duymayan erkekler için geç boşalma, cinsel işlev bozukluğu olarak nitelendirilmeyebilir. Dikkatli olunması gereken konu geç boşalmaya neden olan faktörlerin belirlenmesidir. Sinir sistemini olumsuz etkileyen şeker hastalığı, bazı antidepresan ilaçların kullanılması, aşırı alkol tüketimi ve beyin&sinir cerrahisini ilgilendiren hastalıklar varlığında boşalmanın gecikebileceği ya da hiç olmayabileceği unutulmamalıdır.

Geri Boşalma Problemi

Normal şartlar altında boşalma anında meninin tamamen vücut dışarısına atılabilmesi gerekir. Ancak bazı kişilerde süreç bu şekilde işlemez; boşalma ile birlikte vücut dışarısına atılan meni miktarı ya çok az olur ya da orgazm olunsa dahi vücut dışarısına hiç meni çıkmaz. Boşalma sırasında mesane boynu kapanmadığı için meni, penis yoluyla vücut dışına atılamadan mesaneye geri döner. İşte bu durumu geriye boşalma ya da retrograd ejakülasyon olarak tanımlıyoruz. Retrograd ejakülasyon erkekte psikolojik baskı yaratabilen bir durum olmasının yanı sıra kısırlık nedenleri arasında da yer alır. Boşalma sonrası gerçekleştirilen basit bir idrar testi ile kolaylıkla teşhis edilebilir. Bu noktada halk arasında kuru boşalma olarak tanımlanan duruma da kısaca değinmek istiyorum. Kuru boşalma durumunda erkeklerde boşalma hissi olmasına rağmen retrograd ejakülasyondaki gibi vücut dışarısına meni atılmaz. Fakat kuru boşalmanın ardında meni üretimindeki farklı sorunlar da olabilir. Bu nedenle ürolojik muayenelerin aksatılmaması önemlidir.

Boşalma problemlerinin tamamı hem farklı sağlık sorunlarının potansiyel göstergeleri olabilir hem de cinsel yaşam kalitesini düşürebilir. Erken boşalma sorunu yaşayan erkekler de, geriye boşalma nedeniyle cinsel ilişki sırasında menisi gelmeyenler de performans kaygısı ile yüzleşebilir. Son olarak, geç boşalma ideal bir durum olarak nitelendirilse de değildir; özellikle bu durum cinsel ilişki kalitesini bozuyorsa mutlaka altta yatan sebebin bulunması ve tedavi edilmesi gerekir.